Kuzey Yeşili Göller Rotası, Akçakese - Kurumcu

13 Km - Deniz Tokay - ANKARA - Mart-Nisan 2010

Mart Ayı için Gezginder'de bir keşif yürüyüşü planlamıştık. Teknik ekip olarak harita çalışmalarını tamamladıktan sonra Mart sonunda çok güzel bir dönemde yürüyüşümüzü gerçekleştirdik. Böylelikle yeni bir yürüyüş rotası açılmış oldu, yeşili, ormanı ve gölleriyle gerçekten son derece keyifli bir parkur. Günübirlik bir yürüyüşde her şeyin içinde olduğu nadir rotalardan birisi olmaya aday.  Bu yürüyüş rotası "Kuzey Yeşili ve Göller Rotası" adını aldı.

Yürüyüşümüz Akçakese Köyü'nden başladı. Daha önceki araştırmalarımızda köye ait çok güzel fotoğraflar görmüştük, yemyeşil bir ortam bekliyorduk. Anlaşılan mevsiminde değildik, henüz bitki örtüsü canlanmamıştı ve rengimiz topraktı. Hazırlıklar sonrası yürüyüşe başladık, yaklaşık 5 km'lik bir tırmanış bizi bekliyordu. Sırtımıza vuran güneş ışıkları ile yaylaya uzanan toprak yoldan ve zaman zamanda kuşburnu ve  meşe topluluklarının arasından yürüdük. Kuşburnu ve meşe geçişleri  zor dakikalar yaşattı. 3,5 km'lik bir tırmanışla yaylaya ulaştık, bitki örtüsü değişmeye başlamıştı. 500 metrelik irtifa kazanmıştık ve yaylada 1500 metredeydik. Bizi henüz yeni açmış mor sümbüller karşıladı. Mor bir halı üzerinden topluluğun narin fertlerinin arasından arazinin hafif tepe yaptığı bir yere doğru ilerledik, birden angıtlar havalandı, onları keyif yaptıkları yayladaki gölden havalandırmıştık. Sıcak bir tırmanış sonrası, yeşil bitki örtüsü, mor sümbül tarlası ve bu göl harika bir hediyeydi. Öğle yemeği molasını burada verdik.

Mola sonrası zirvedeki Erenler mezarını hedefleyip yürüyüşümüze devam ettik. Artık çam ağaçları da bitki örtüsü arasına katılmıştı. Tırmanış sırasındaki dikenli geçişler, yerini büyük dalların altında yürüyüşe bırakmıştı. Orman içi ve orman yolu yürüyüşü ile sonunda Erenler mezarına ulaştık. Yayla'dan buraya 1,5 km lik bir mesafe var. 200 metre yükselmeyi gerektiriyor.  Zirvede(1700 metre), orman içinde henüz erimemiş kar birikintileri vardı. Erenler mezarında biraz oyalandıktan sonra, orman içinden yürüyüşümüze devam ettik. 3 km'lik orman içi yürüyüşü ile büyükçe bir göle geldik. Orman geçişimizde küçük mevsimlik göllere de rastladık. Geldiğimiz göl ağaçların arasında 1600 metre de gökyüzüne yakın duruyor.  Aynı zamanda suların tazelenebileceği bir çeşme de var burada. Göl kenarından güzel bir yürüyüşle bizi orman yoluna bağlayacak bir vadiye geldik ve  inişe geçtik , ortalama 0,5 km'lik çok ıslak olmayan bir iniş yaptık. Başlangıçta eğim biraz yüksek, su seviyesi karşıdan karşıya geçişler için oldukça uygundu ve kısa molalarda derenin güzel sözlerini duyabiliyorduk. Vadi sonunda yola yaklaştıkça eğim azaldı ve iniş rahatladı. Bu güzel vadi inişimizi tamamladık, orman yoluna çıktık ve bir süre yürüyüşe yoldan devam ettik, Çamlıdere Barajı yönünde derin bir vadi var ,uygun bir eğimden vadi tabanına doğru inişe başladık. Yol ve iniş nefis panorama görüntüler sunuyor. Ayrıca yer yer çeşmelere rastladık ve sularımızı tazeledik. Vadi tabanına inişten sonra küçük ve sazlarıyla şirin bir gölete ulaştık, göleti geçip biraz yükseldiğimizde bizi son durağımız olan Kurumcu Göleti ve Köyü harika manzarasıyla karşıladı. 

Doğal Notlar:

Kirlenme:

Bölgede belirlenmiş mesire alanı yok, yalnız yöreyi bilen haber alan piknikçiler tarafından orman içi çayır alanlar, göl kenarları ve orman yollarının köşe yaptığı noktalar son derece pis kullanılmış, her türlü atık söz konusu, şehirden getirilen her türlü çöp doğaya bırakılmış, ziyaretçisi bilinen mesire yerlerine göre az ama bu az ziyaretçi bile görmek istemeyeceğiniz izler bırakmışlar. Halbuki her gelen kendi çöpünü, getirdiğinin daha azı ağırlıkta şehre götürebilir, dilerim bu basit formül piknikçiler tarafından farkedilir ve uygulanır. Pİknikçiler ortalığı çöpledikleri gibi, kendilerini biraz daha duyarlı sayanlar topladıkları çöpleri geri götürmek yerine kayaların ve ateş yaktıkları yerlerin içine istifliyorlar. Sonra gelenlerse bu çöplerde ateş yakmıyor ve alıp bir köşeye atıyorlar. Hem yakılsa bile bolca cam ve plastik atığı yakılıyor olması da ayrı bir sorun. Basit ve son derece etkili formül şehirden getirdiğini , şehre geri götür.

İnsan İzleri

Bizim keşif yaptığımız günlerde henüz havanın serin olması dolayısıyla rota üzerinde hiç insana rastlamamıştık. Yalnız Mayıs  ayından itibaren hafta sonları özellikle 1600 metredeki gökyüzüne yakın ormanlık alandaki gölün piknikçi ve avcı ziyaretçileri oluyor. 

Yağış ve Su Durumu

Yöre halkı bu sene (2010) yağışların çok fazla olduğunu  bu durumdan dolayı özellikle göllerdeki su seviyesinin yüksek olduğunu belirtiyorlar.

Parkur Uzunluğu: 13 Km

Deniz Tokay - deniztokay + gmail.com
GEZGİNDER SPOR KULÜBÜ

Tasarım: Studio Martin